Gazi Mahmut Kimdir?

Okulumuza ismi verilen Gazi Mahmut Bey Ergene Nehri üzerinde yapılan köprünün yapımında emeği geçen değerli bir akıncı beyi, askeridir.

Rivayete göre Sultan II. Murat ordusuyla Edirne´den Gelibolu´ya gitmek üzere Uzunköprü´nün Yayalar bayırına geldiğinde Ergene´nin taşmış olduğunu ve tüm ovanın sular altında kaldığını görürler. Bu bayırda Otağ kurarak üç gün kalmak zorunda kalır. Ovada ve şimdiki şehrin bulunduğu yerde, ulu ağaçlardan oluşan büyük bir orman vardır. Köprünün ana gözünün bulunduğu yerde ahşap bir köprü yer almaktadır. II. Murat Yayalar bayırında kaldığı ilk gece rüyasında çadırın bulunduğu yerden, ovanın karşısına Kılıçlı bayırında son bulan bir gökkuşağı görür. Bu rüyasını beraberinde bulunan Gazi Mahmut  Bey´e tabir ettirir. Gazi Mahmut Bey şöyle tabir eder: "Sultanım bu rüyanız çok hayırlı bir rüyadır. Bu suyun üzerinde şanınıza layık bir köprü yaptırırsanız, bu gerek Rumeli gerekse Anadolu´da  Türk orduların geçişlerini kolaylaştıracaktır" der ve asası ile yapılacak olan köprünün yerini gösterir. 1427 yılında gerçekleşen bu olay sonrasında Sultan II. Murat Ergene üzerinde Uzunköprü´nün kurulması ve Gazi Mahmut Bey´in de köprünün yapılmasına nezaret etmesini emreder. Gazi Mahmut Bey II. Murat´ın verdiği bu görevi başarı ile yapar.

Günümüzde Gazi Mahmut Bey´in mezarı Cumhuriyet Meydanı´ndaki parkın bahçesinde bulunmaktadır.

GAZİ MAHMUT BEY

Bin dört yüz yirmi yedi; soğuk bir Şubat günü,

Kim bilmez Murad Han'ı; tarihte yaygın ünü.

    Niyet Gelibolu'ya ; Edirne'den çık yola,

    Hava soğuk , şart çetin; Uzunköprü'de mola.

Orda top oynar in cin; ne köprü var,  kasaba ,

Sel almıştır ovayı; nasıl geçer acaba ?

     Sultan bakar etrafa ; nerden gider bu ordu ?

    Çaresiz kalınca da ; askerlerine sordu:

"-Varmış bir tahta köprü ; o da suyla örtülü,"  

Değil insan, at, kağnı; taşıyamaz bülbülü .

    Henüz  doğmamış Fatih ; Murad Han da Murad ha!

    Vatan millet adına ; nice hizmet var daha.

Yayalar bayırında ; çadırda kalır gece ,

Bir karışık rüyadır ; görüp durur ol nice.

       Şimşek çakıp gök gürler ; bulunduğu çadırdan,

       Kılıçlı bayırında, gök kuşağı sadırdan.

Aydınlatır ovayı ,bir yay gibi ışığı,

Anlatırken yemekte ; düşer elden kaşığı.

    Tabir ettirir Sultan ; düşü Gazi Mahmud' a:

  "-Hayır etsin Yaradan ; korusun bizi Huda."

 Şimdiki Uzunköprü , o zamanlar bir orman ,

Olacak gelecekte ; kuşkusuz Türk'e derman.

    Yorumlar Gazi Mahmud , esrarengiz rüyayı,

    Apaydınlık gökkuşak, gökte yıldızı ayı:

"-Gözümüz aydın olsun ; İkinci Murad Han'ım,

Köprü yaptırasınız ; kurbandır size canım.

          Mülkün sahibi Allah, bir köprü eder murad,

          Buraya kalır sizden ; yüzlerce yıl güzel ad.

Kolaylaşır işiniz ; bu köprü sayesinde,

Nice hayvan ve insan, yorulmaz olur zinde."

      Mimar Muslihiddin'i , hemen sesler Murad Han,

     Tarif eder yerini; buyurur ona ferman.

Başlanır yapımına; dünyada ünlü köprü,

Çırak , usta, mühendis, taşlar var sürü sürü.

       Henüz beton yok elbet; malzeme yalnız taştan,

       Bunca yüz yıl ayakta; akıllar gider baştan.

Buyruk padişahındır; gözetir Gazi Mahmud,

On altı yıl  boyunca , bitti bitecek umud.

         Bin üç yüz doksan iki metre ,yüz yetmiş dört göz,

         Çalışır onca zaman ;verince tutulur söz.

Sene bin dört yüz kırk üç , biter köprü yapımı,

Bitişinde köprünün, yapılır bir de cami.

        Çıkar Sultan, köprüye; suya der ki :"-Er gene!"

        Öylece kalır adı; denilir hep :"Ergene"

Eriyor taşlar artık; yüzyılların ardından,

Rekorlar kitabında, o bize artık vatan.

         Onarılmalı derhal; bu bağlılık geçmişe,

         Kalınırsa duyarsız; yaramayız biz işe.

Nice çabadan sonra, çalışma bitti derken,

Ölür Gazi Mahmud da ; Hakk'a yürür erkenden.

         Köprü yanında parkta, bulunmakta mezarı,

         Okuruz her geçişte ; hep  O'na duaları.

Bırakmış nice eser; bizim için atalar,

Uz-köp'ün çok yerinde, büyüklerden eser var.

                Sonsuza varmak için , unutma geçmişini,

                Söz verdik, Atatürk'e; herkes yapsın işini.

                   

                                              Kenan SAKA

                                                        (1967 mezunu)

 

 

 




Yazdır

Paylaş Facebook  Paylaş twitter  Paylaş google  Paylaş linkedin



  Beğen | 29  kişi beğendi